Yalancı kültler

YALANCI KÜLTLER

Bilim ve teknolojinin gelişmeleriyle ve bütün dünyada yayılmasıyla doğaüstü güç ve olaylara inançların azalacağı, insanların daha akılcı ve açıklayıcı düşünmeye yönelecekleri sanılmaktaydı. Oysa gerek bugün “Batı” dediğimiz, günümüz bilim, düşünce ve teknoloijisinin anavatanı olan bölgelerde, gerek bu bilim ve teknolojinin daha çok dışarıdan girerek kullanılıp yayıldığı bölgelerde bu tür “batıl” inançlar hiç de tükenmemiş, tersine bunlarda bir canlanma gözlenmiştir. Bir yandan bu kavramlar teolojik bilgi ve araştırmalarda psikoloji, antropoloji, sosyoloji ve çağdaş felsefenin katkılarıyla yeni anlamlar kazanırken, öte yandan bilimin hemen hemen bütünüyle üretici güç ve sınıfların buyruğunda daha ezici ve korkutucu bir özellik kazanması yalnız halkın okuma yazması az katmanlarında değil çok daha okur yazar katmanlarda da bu inançların daha dağınık ve karmaşık biçimlerde canlanmasına yolaçmaktadır.