Tanrı'nın gizledikleri ve açıkladıkları!! Hepsini okuyun!

Tanrı'nın gizledikleri ve açıkladıkları

Tanrı neden bazı şeyleri saklar? İsa'nın çarmıhta ölmediğini neden 600 sene sakladı? İslamiyet'e göre o zaman Tanrı bizi aldatıyor mu?

İnançların kendilerine ait bir mantığı vardır elbette ki. Çünkü Tanrı mantığın kendisidir. Bu güne kadar Müslümanların pek çok iddiasına mantıklı bir yaklaşımla değinmek istedim.

Hıristiyanlık iki bin yıldır hiç değişmeden aynı şey söylemektedir “İsa Mesih Tanrı’nın Oğludur ve çarmıhta ölmüş ve dirilmiştir.” Bunun tam karşısında olan İslamiyet ise bunun tersini iddia ederek farkında olmadan Tanrı’yı aldatıcı İsa Mesih’i de yetersiz biri olarak betimlerler. Böyle bir iddiada bulunduktan sonra Allahın güçlü, doğru ve güvenilir olduğunu, İsa’nın ise saygıya değer bir peygamber olduğunu söylemek nasıl olacaktır?

ALLAH HIRİSTİYANLIĞI BAŞLATTI... KAZAYLA!

İslamiyet’in öğretilerini sınadığımızda Tanrı’nın Hıristiyanlığı ortaya çıkarmak için bir çaba vermediğini ancak kazayla başlatmış olabileceği gibi bir olguyu görebiliriz. Tabii ki Müslümanlar Hıristiyanlığın insanlar tarafından bozulmuş bir din olduğunu iler düreceklerdir, ancak unutmayalım ki İslamiyet’e göre Tanrı mesajını Meryem oğlu İsa ile verdi. İsa’nın taraftarlarının şimdiye kadar İslami öğretişleri bozduğunun herhangi bir kanıtı var mı diye bir soru akla geliyor. Ancak neden İslamiyet bu iddialarda ısrar ediyor? Bunu açıklayabilmek için birkaç gerçeğe göz atmak gerek;

1. Kuran İsa’yı Allah’ın bir elçisi ve peygamberi olarak belirtir.

Yukarıda dediğimiz gibi İslamiyet’in ortaya attığı bazı iddiaları anlayabilmek için Kuranı Kerimden İsa ve ilgili ayetlere bir göz atmamız gerekiyor;

İsa, gerçektende doğar doğmaz İslamı vaaz etmeye başladı mı?

“Doğum sancısı onu bir hurma ağacına (dayanmaya) sevk etti. "Keşke, dedi, bundan önce ölseydim de unutulup gitseydim!" Aşağısından (İsa yahut melek) ona şöyle seslendi: "Tasalanma! Rabbin senin alt yanında bir su arkı vücuda getirmiştir." "Hurma dalını kendine doğru silkele ki, üzerine taze, olgun hurma dökülsün." "Ye, iç. Gözün aydın olsun! Eğer insanlardan birini görürsen de ki: Ben, çok merhametli olan Allah'a oruç adadım; artık bugün hiçbir insanla konuşmayacağım." 19:23-26

Çocuk şöyle dedi: "Ben, Allah'ın kuluyum. O, bana Kitab'ı verdi ve beni peygamber yaptı." "Nerede olursam olayım, O beni mübarek kıldı; yaşadığım sürece bana namazı ve zekâtı emretti." "Beni anneme saygılı kıldı; beni bedbaht bir zorba yapmadı." "Doğduğum gün, öleceğim gün ve diri olarak kabirden kaldırılacağım gün esenlik banadır." 19:30-33

Kuran'a göre İsa kendisinden önce gelen peygamberlerden daha farklı bir mesaj getirmemişti. Cennete alınana kadar da buna devam etmiştir.

Kuran’a göre İsa Allahın kulu ve elçisi O’nun mesajını vaaz edendir: "Dini ayakta tutun ve onda ayrılığa düşmeyin" diye Nuh'a tavsiye ettiğini, sana vahyettiğimizi, İbrahim'e, Musa'ya ve İsa'ya tavsiye ettiğimizi Allah size de din kıldı. Fakat kendilerini çağırdığın bu (din), Allah'a ortak koşanlara ağır geldi. Allah dilediğini kendisine (peygamber) seçer ve kendisine yöneleni de doğru yola iletir. 42:13

İsa sadece bir kuldur; “O, sadece kendisine nimet verdiğimiz ve İsrailoğullarına örnek kıldığımız bir kuldur.” 43:59

İsa günahsız olarak gelmiştir; “ İsa, açık delillerle geldiği zaman demişti ki: Ben size hikmet getirdim ve ayrılığa düştüğünüz şeylerden bir kısmını size açıklamak için geldim. Öyleyse Allah'tan korkun ve bana itaat edin. Çünkü Allah, benim de Rabbim, sizin de Rabbinizdir. O'na ibadet edin. İşte bu, doğru yoldur.” 43:63-64

Böylece İsa yaklaşık olarak 33 yılını harcadı, Doğumundan, yükselmesine kadar da İsrail soyuna İslamı vaaz etti. Çarmıha gerilmesinden evvel, bazılarının dönmüş! olması onun kısmen başarılı olduğunu gösterir.

2. Kuran İsa’nın sayısız izleyici kazandığını belirtir.

İsa hayatı boyunca İslam’ın erken bir formunu vaaz ettiği zaman öğrencilerine öğretirken İslamın temel ilkeleri üzerinde dönerek öğretmiş olmalıdır. Bu öğrenciler Müslümanlara yakın olmalıydılar. İslam İsa’nın öğrencileri hakkında ne öğretir? “ İsa, onlardaki inkârcılığı sezince: Allah yolunda bana yardımcı olacaklar kimlerdir? dedi. Havarîler: Biz, Allah yolunun yardımcılarıyız; Allah'a inandık, şahit ol ki bizler Müslümanlarız, cevabını verdiler.” 3:52

“ Hani havârîlere, "Bana ve peygamberime iman edin" diye ilham etmiştim. Onlar (da), "İman ettik, bizim Allah'a teslim olmuş kimseler (Müslümanlar) olduğumuza sen de şahit ol" demişlerdi.” 5:111

“Sonra bunların izinden ardı ardına peygamberlerimizi gönderdik. Meryem oğlu İsa'yı da arkalarından gönderdik, ona İncil'i verdik; ona uyanların kalplerine şefkat ve merhamet vermiştik.” 57:27

Eğer Kuran doğruysa İsa İsrail oğullarından bazılarını döndürmüş olmalıydı. Böyle bir şey varsa,. İsa’nın mesajına inanan ve Müslüman olan Yahudiler olduğunu zannetsek bile kesinlikle bu dönüşüme ait hiçbir tarihsel kanıt yoktur Gördüğümüz gibi bu iddialar sadece Müslüman düşünürlerin şimdiki zannetmeleridir.

3. Eğer ilk yüzyılda İsa vaaz ettiği zaman Müslümanlığa dönen Yahudiler varsa, onlar fazla devam etmediler.

İsa’nın öğrencilerinin Müslüman olması fikri bu soruyu açıkça akla getiriyor. Neden ilk yüzyılda Müslüman olan biri hakkında hiçbir şey duymadık? Oysaki İsa’nın ilk öğrencileri hakkında çok büyük bilgilere sahibiz. Eminim ki Müslümanlığın savunucuları burada Hıristiyanların İsa’nın bütün Hıristiyan olmayan öğrencilerinin kayıtlarını sildiğini öne süreceklerdir. Ancak elimizde hem Hıristiyan hem de Hıristiyan olmayan kaynaklardan gelen belgeler ile ispatlayacağımız bu gerçek bu iddiayı da saçma kılar. Çünkü her iki kaynakta hiçbir zaman Hıristiyan Müslümanlardan bahsetmez. En azında bizler şöyle diyebiliriz; İsa’nın ölümü antik çağ otoriteleri tarafından en iyi bilenen gerçekti. Aynı zamanda İsa’nın ilk öğrencilerinden Yuhanna, Yakup ve Petrus, İsa’nın günahları için ölüp dirildiğini bildiriyor ve iman ediyorlardı. (Biz de öğrenciler gibi İsa Mesih’in Tanrısal Söz ve Tanrı’nın Oğlu olduğuna inanıyoruz.) Dört İncil de ilk Hıristiyan inancında İsa’nın ölüp dirildiğini doğrular. Elçilerin İşleri gibi. Pavlus’un mektupları da tekrar İsa’nın ölümünü ve dirilişini ilan eder. 1. Korintliler 15’de İsa’nın yaşadığı yıllar içinde Hıristiyanlık öncesi bazı inançlardan bahsedilebilir. Ancak onların dışındaki bir inançtan mesela İslamiyet’ten hiçbir şekilde bahsedilemez. Bu yüzden Elçilerin zamanı boyunca Hıristiyanlık hakkında çok erken kanıtlar bulunabilir. Şöyle yazıyor; “Aldığım bilgiyi size öncelikle ilettim. Şöyle ki, Kutsal Yazılar uyarınca Mesih, günahlarımıza karşılık öldü, gömüldü ve Kutsal Yazılar uyarınca üçüncü gün ölümden dirildi. Kefas'a, sonra Onikilere göründü” 1. Korintliler 15:3-5

Ayrıca Erken dönemlerde İsa Mesih’in izleyicilerinin yazdıklarının dışında da kayıtlar bulabiliriz. Örnek olarak Elçi Pavlus tarafından Roma Piskoposu olarak atanan Romalı Klement “ölümden dirilen İsa’nın havarilerinin inancı” hakkında yazmıştır. Elçi Yuhanna tarafından atanan Polikarp defalarca İsa’nın dirilişinden bahsetmiştir. Hatta Hıristiyan olmayan çeşitli eski kanıtlar da vardır ki bunlarda İsa ve elçiler hakkında önemli bilgiler kaydedilmiştir. Yahudi tarihçiler Yusefus ve Romalı tarihçi Tacitus’un görüşlerine göre de İsa Mesih Pontiyus Pilatus zamanında çarmıha gerilmiştir. Bir hiciv yazarı olan Yunan Samasota, diyor ki “Hıristiyanlar, bilirsiniz işte, hesapta çarmıha gerilmiş ve seçkin şahısları yeni ibadetleriyle tanıştırmış adama tapanlar.” Diye tanımlamıştır Hıristiyanları. Hatta Yahudilerin Talmutunda bile İsa’nın çarmıha gerilmesi kayıtlıdır.

Bundan dolayı bilginin en makul yorumu Kuranın şu söylediklerinin yanlış olduğudur.

1) İsa asla ölmedi

2) İsa’nın ilk öğrencileri Müslüman’dı.

Yine de cömert olalım ve şöyle diyelim tüm gerçeklere rağmen diyelim ki ilk yüzyılda Müslümanlar vardı, ancak onların yaşadıklarına dair bütün kanıtlar Hıristiyanlar tarafından yok edildi. Biz eğer büyüklük edip böyle bir küstahlığı kabullensek bile bu hala gelecekte Müslümanlar için büyük bir problem olarak kalmaya devam edecek gerçeğini değiştirmez.

Birinci yüzyıl Müslümanlarına ne oldu? Niçin İslam, İsa’daki kurbansal ölümü ve ölümden diriliş inancını reddetmekte? 33 yıl boyunca İsa’nın vaaz ettikleri neden kayıptır? Gibi sorular büyük bir liste olarak akıp gitmekte. Ancak bu soruların cevapları yok!

İslam öğretmenlerinin tekrar “Hıristiyanlar İsa’nın mesajını bozup İsa’nın anılarını sildiler” diye öğrettiklerinde bu soruları cevaplamaktan çok hoşlanacaklarını sanıyorum. Yine de gerçek Müslümanlar gerçekte ne olduğu konusunun Kuransal içerikte olduğuna inandıkları için bu görüşü kabul etmeyeceklerdir.

4. Kuran Allah’ın İsa’nın çarmıha gerilmiş olduğuna inanan insanları aldattığını bildirir.

Kuran'a göre İsa yaşadığı dönemde en azında birkaç Yahudi’yi İslama döndürebilmiştir. Ancak biz tarihsel olarak İsa’nın ilk öğrencilerinin İsa’nın öldüğüne ve dirildiğine inandığını biliyoruz. Böylece açıkça belirtebiliriz ki, İsa’nın göğe yükselişi sırasında hiçbir Müslüman yoktu, çünkü bu olayda, İsa’nın bütün öğrencileri, İsa’nın çarmıhta ölüp dirildiğine iman ettiler. Peki onlar bu fikri nereden aldılar? İslama göre bu fikir İsa çarmıhta ölüğü zaman Allah tarafından başlatıldı. “Ve "Allah elçisi Meryem oğlu İsa'yı öldürdük" demeleri yüzünden (onları lânetledik). Hâlbuki onu ne öldürdüler, ne de astılar; fakat (öldürdükleri) onlara İsa gibi gösterildi. Onun hakkında ihtilâfa düşenler bundan dolayı tam bir kararsızlık içindedirler; bu hususta zanna uymak dışında hiçbir (sağlam) bilgileri yoktur ve kesin olarak onu öldürmediler. Bilâkis Allah onu (İsa'yı) kendi nezdine kaldırmıştır. Allah izzet ve hikmet sahibidir.” 4:157-158

Biz eğer Allah’ın tek amacının sadece İsa’yı öldürmek isteyen insanları aldatmak istediğine izin versek bile, öğrencilerin de bu Allah’ın aldatmasına düştüğü açıktır. O zaman Hıristiyan inancında İsa’nın çarmıhta ölmesi konusundan kim sorumludur? Eğer İslam doğruysa Tanrı bu fikri düşmanları İsa’yı öldürmeyi düşündüklerinde bu numarayı yapmayı karar verdiği zaman başlattığı açıktır. Ancak böyle bir liderlik bile problemlidir. Eğer havariler yanlışlıkla aldatıldıysalar, o zaman Tanrı’nın dünyadaki en büyük yanlış dini başlattığını anlamadığı sonucuna varabiliriz. Eğer bu kasıtlı ise o zaman Tanrı yanlış bir din başlatma işini kendisi yapmaktadır. O halde İslamiyet’in Tanrısı ya korkunç bir şekilde cahil, ya da kötü niyetli bir aldatıcıdır. Eğer İsa, peygamberler tarihinin en büyük yanlışı ise Muhammed’in durumu da böyle olabilir. İsa 33 yılını bu işe harcadı ( yine, doğar doğmaz İslami öğretiyle konuştu) ancak ölümünden kısa bir süre sonra İsrail çocukları iki büyük kampa bölündüler. Kimi onun haberine inanıp Hıristiyan oldular ki bunlar inandıklarında hayal edilmeyecek kadar büyük bir günahkâr oldular, kimi de Tanrı’nın habercisini reddederek Tanrı’nın haberini de reddetmiş oldular. Sonunda İsa’ya inananlar ve reddedenler, herkes mahkûm oldu ve cehennem ateşine atıldılar. Bu ilginçtir. Müslümanlar bu güne kadar en büyük pkuraneygamberin İsa olduğunu düşünürler. En azından bir kişiyi İslama döndürebilmeyi başarmış olabilir gibi gözükebilir ancak yapmadı. Üstelik İslam’ın gerçek bir peygamberi izleyicilerini Tanrı’nın aldatmasına düşmemesi için uyardı. Şu anda milyonlarca insan İslamı kabul etmeyi reddediyor. Çünkü onlar Aldatıcı Tanrı ve Beceriksiz Mesih’e geri dönen bir öğretişe değil, İsa’nın günahları için çarmıhta öldüğüne inanıyorlar.

ALLAH KAZAYLA BAŞLATTIĞI YANLIŞ DİNİ YAYIYOR;

İslam’ın öğretişinin sonuçlarını baştan sona bir mantıkla izlersek, görürüz ki Tanrı, kasten veya istemeyerek de olsa Hıristiyanlığı kendisi başlatmıştır. Ama Kuran burada durmaz. Tanrı’nın yaptığı yanlışlığı düzeltmek yerine, Allah’ın Hıristiyanlığı başka bir düzeye taşıdığını söyler,

5. Kuran Allah’ın Hıristiyanlığın yayılmasına yardım ettiğini bildirir.

Allah, İsa’nın ölüp dirildiği inancına sebep olduğu andan itibaren, Hıristiyanlara yanlış inançlı mesajını yaymalarına gayretli bir şekilde yardım etmeye çalıştı. Ey iman edenler! Allah'ın yardımcıları olun. Nitekim Meryem oğlu İsa havarîlere: Allah'a (giden yolda) benim yardımcılarım kimdir? demişti. Havarîler de: Allah (yolunun) yardımcıları biziz, demişlerdi. İsrail oğullarından bir zümre inanmış, bir zümre de inkâr etmişti. Nihayet biz inananları, düşmanlarına karşı destekledik. Böylece üstün geldiler. 61:14: Bu ayet çok önemlidir. Bunun anlamı, Allah, İsa’yı reddeden Yahudilere karşı İsa’nın öğrencilerine yardım eder, bu öğrenciler “üstün geldiler”. Peki Yahudilerden üstün olan bu öğrenciler kimlerdi? Tarihte bu tanıma en uygun olanlar İsa’nın ölümüne, dirilişine ve ilahiliğine inanan Ortodoks Hıristiyanlardır. Diğer sözlerde, Müslümanlar burada İsa’nın mesajının bozulduğunu ve İncil’in silindiğini iddia etmiyorlar. Çünkü bu pasajda Kuranın işaret ettiği gurup açıkça belli değil midir? Hatta Belki İlk yüzyılda Müslüman- Hıristiyanlar varsa, bu gurup asla diğerinin üzerinde bir üstünlük kazanmadı. Gerçekte hemen onları sindirmiş olmaydılar. Şimdiye kadar Yahudileri gölgeleyecek kadar güçlü İsa taraftarları ancak Hıristiyanlardan oluşmuştur.

Hıristiyanlık baştan beri Roma İmparatorluğunun başından sonuna kadar yayılmıştır. Bu Hıristiyanlar, Hıristiyanlığın, bu günkü Hıristiyanların inandığı temel öğretişlerine inanıyorlardı. Ancak Kuran'a göre, Allah bu insanların güçlendirilmesine yardım etti. O zaman Hıristiyanlık nasıl yayılıp en yaygın dünya dini oldu? Bu yayılma Allah tarafından mı oldu? İsa’nın çarmıhta öldüğü hakkındaki Hıristiyanlık mesajını kim başlattı? Hıristiyan olmayan tarihçiler bile, İsa’nın ölümünün tarihin en iyi saptanan gerçeği olduğundan eminler. Bu fikir tarihçilere nereden geldi? Bir sürü insanı sayısız tarihsel kanıt olduğunu bildiğimiz İsa’nın ölümüne inandırmak için aldatan Tanrı’dan mı? Şu anda dünya üzerinde yaklaşık iki milyon Hıristiyan var, öyle görünüyor ki İslamı gölgeleyen bir din başlatmaktan Tanrı ve İsa sorumludurlar.

EĞER İSLAM DOĞRU İSE...

Sanırım İslami görüş çok problemli demek çok gereksizidir. Tanrı’nın milyonlarca insanı aldattığını bildirdiğini görüyoruz. Hatta Tanrı, İsa’nın öğrencilerini yanlış yere yönlendirerek İsa’nın ölümüne inanan pek çok insanın aldatılmasını sağladı. Eğer Tanrı insanları aldatmakta niyetli ise bundan kaçınmış olmalıydı. Ancak bu liderlikte pek çok sorun var? Gerçekte ölmediyse neden Tanrı insanların İsa’nın öldüğüne inanmasını istedi? İsa’yı Romalılardan ya da Yahudilerden korumak için İsa’yı güvenlik içinde oradan uzağa aldığını Müslümanlar tartışamaz bile ancak Tanrı neden İsa’nın düşmanlarının İsa’nın ölümünü görerek memnun olmalarını istemiş olabilir? Neden İsa’yı herkesi aldatmadan yukarıya almadı? Tanrı onları aldattığı için oradakiler diriliş olayından hiçbir şey görmediler. Özellikle böyle bir aldatmadan dolayı durumu Allah Hıristiyanlığın oluşumuna götürmüştür. Bu yutmak için büyük bir hap! Ancak İslamiyet bu yolla Hıristiyanlığın kaynağını görmemiz için bizi zorlar. Tanrı, insanları gönderdiği peygambere inanmaları için aldatmıştır. Eğer İslam doğruysa, Tanrı dünyada yaygınlaşıncaya kadar yanlış bir dini yaymıştır. Eğer İslamiyet doğruysa, İsa Mesih tamamen beceriksiz ve Tanrı tarafından gönderilmiş bir peygamber değildir. O halde İsa’nın yaşamı, tarihteki herhangi birinin yaşamından daha çok insanı yanlış yola götürmekle bitti. Müslüman görüş, Tanrı’nın doğasının geleneksel görüşünün hiçbir ihtimali olmadığı için (buna İslami görüş de dahil) Mantıklı insanlar tarafından reddedilmiştir. Hıristiyanlığın kökenine dair zayıf ve tutarsız açıklamaları vardır. Eğer İslam doğruysa, Hıristiyan varlığının hiçbir anlamı yoktur.

HIRİSTİYANLIK DOĞRU İSE...

Diğer yandan Hıristiyanlık İslam’ın yükselişini kolayca anlayabilir; Hıristiyanlık doğru ise İslam’ın yükselişi anlaşılır ve makuldür. Eğer Hıristiyanlığın İslamiyet’ten daha yaygın bir din olduğu konusunun açık olduğu konusunda şüpheleriniz varsa takip ettiğimiz çizgiyi tekrar düşünün.

Eğer Hıristiyanlık doğru ise aşağıdaki argümanlarda doğru olmalıdır;

İnsanlar sadece İsa Mesih aracılığıyla Tanrı’ya ulaşabilirler;

Şeytan, başlangıçtan beri insanları Tanrı’dan uzak tutmak için çalışan bir gerçek tuhtur,

Bu ifadelerin ışığında Şeytan hakkında bir şeyler düşünebiliriz. Şeytan insanları Tanrıdan uzak tutmak istiyorsa ve Tanrı’ya gitmek için tek yol İsa ise Şeytanın ne üstünlüğü varır? Onun tek amacı insanları ahlaksız bir yaşam sürmelerini sağlamak değildir. Onun gerçek en önemli amacı İnsanları Mesih’e karşı kışkırtmaktır. Bu kışkırtmada İnsanları Tanrı’dan uzak tutar. Ama Şeytan insanları nasıl Mesih’e karşı ikna ediyor? Şunu da not edelim ki dünyada Tanrı hakkında hiçbir şeyi umursamayan birçok insan var. Şeytan zaten onlar için hiçbir endişe duymuyor. Çünkü onlar kurtuluşla hiçbir şekilde ilgilenmiyorlar. Şeytanın amacı mümkün olduğunca çok insanı Tanrı’dan ayrı tutmaktır. Bizim gibi dinsel alanlarla ilgilenen arta kalanlara daha çok odaklanacaktır. İnsanları daha çok Tanrı’dan uzaklaştırmak için iki yol vardır. Dinsel konuşmaların saçma olduğuna hepsini ikna edebilir (bunu sekülarizmle yaptığını bütün dünyada görebiliyoruz) ya da onlara gerçeğin bir başka vekilini alternatifini sunar, (kurtuluşun gerekli olmadığın savunan bir dinle bunu yapar).

Böylece Hıristiyanlık doğruysa; Şeytanın İsa Mesih’in kurbansal ölümü ve dirilişine karşı kışkırtmalarını beklememiz doğaldır. Bu inanç, Hıristiyanlığa temelsiz bir yönden de olsa benzerlik göstermeliydi.

Şimdi Hıristiyanlık doğru ise dediğimizde neler olduğu konusundaki resim daha belirgin bir hale gelmektedir. İslam’ın da bizim tahminlerimizi nasıl doğruladığını da görebiliriz.

Bazen İslam’ın mesajı bunun gibidir “Allaha inan, iyi işler yap, eğer onlar yeterince çok ve iyiyse belki cennete gidebilirsin. İsa’ya hürmet et çünkü o güçlü bir peygamberdir ve Allahın mesajını İsrail oğullarına iletti. Aynı zamanda bakireden doğduğuna, mucizeler yaptığına ve Mesih olduğuna da inan. Ama ne yaparsan yap sakın onun senin günahların için çarmıhta öldüğüne inanma. Ölümden dirildiğine de sakın inanma. Aslında İsa’nın Tanrı’nı Oğlu olduğunu söylemen kadar daha büyük bir günahta yok dünyada.” Şunu da belirtelim ki İslam, kurtuluş hakkındaki Hıristiyanlığın temel gereklerini kesinlikle kabul eden diğer doktrinleri de reddeder.

Örnek olarak Müslümanlar Tanrı’ya inanmaya yönlendirilirler; ama Şeytan ve onun cinleri bile buna inanıyorlar. İnkâr etmiyorlar ki. Müslümanlar iyi işleri yapmak için yönlendirilirler ancak bu her dinde vardır. İsa Mesih hakkındaki şeylere inanmaya yönlendirilirler ama bunlar şahsi kurtuluş sağlamaz -İsa Mesih’in tanrısallığı, çarmıhtaki ölümü ve dirilişi- hatta onları bu önemli doktrinlere öfkeyle karşı koyarken bulabiliyoruz. İslam kesinlikle bir din gibi görünüyor, Şeytanın insanların Tanrı’ya gelmek için neye gereksinimlerin olduğunu inkar etmiyor. Bizim için kesinlikle görebileceğimiz daha kolay bir yol vardır; Hıristiyanlık İslam’ın doğuşunu önceden biliyordu. Bunu Kutsal kitap içinde bazı peygamberliklerde de görebiliriz. Örneğin İsa Mesih “Bir çok sahte peygamber türeyecek ve bunlar pek çok kişiyi saptıracak.” Mt 24:11 Pavlus “ hilekar ruhların ve cinlerin öğretisine” uyan bir çok insan olduğunu vurgular. İncil, tekrar ve tekrar, birçok insanın müjdeyi çarpıtmak için geleceği konusunda uyarıda bulunur. Muhammet’’in zamanındaki birçok insan bu uyarıyı dikkate almamış anlaşılan.

SON SÖZ

Tarih boyunca pek çok insan peygamber olduğunu iddia etti. Bu günde kendini peygamber ilan edenler var yarında daha pek çokları olacaktır. İleride kendini peygamber sanan bir peygamber ortaya çıkp Tanrı’dan yeni vahiyler aldığını önce sürecek. Müslümanlar ve Hıristiyanların ikisi de onu reddederler. “Kardeşlerim, bu güne kadar İslamiyet inandınız. Ama ben size gerçeği söyleyeyim sizler Tanrı tarafından aldatıldınız. Arabistan’daki putperestler bir şeyler yapmanıza izin verdiler. Kız kardeşlerinizi öldürmenize ve bir çok kadınla evlenebileceğinizi söylediler. Onları yanlış yola sürükleyerek, yalana inandırdılar. Fakat ben buradayım ve size doğruyu söylüyorum. Ben gerçek peygamberin sizi Şeytandan korumaya geldim.” Şimdi Müslümanlar ona inanacaklar mı? Pek çoğu kesinlikle yapmayacaktır. Peki, Müslümanlar neden bu yeni peygamberi reddedecekler? Çünkü milyonlarca insanı aldatmış bir Tanrı’ya inanış olabileceklerini kabul etmeyeceklerdir. Konu İsa Mesih’in ölümüne geldiği zaman Müslümanlar henüz buna inanmıyorlar. Tanrı’nın onları kandırdığını düşünen Müslümanlar bu peygamberi takip edeceklerdir, Müslümanlar onlara gerçeğin verildiğinden nasıl emin olabilirler?

Müslümanlar, Allaha duydukları saygı ve peygamberlerine gösterdikleri hürmet yüzünden böbürlenirler. Daha yakından bir sınava tabi tutsak, görebiliriz ki İslam bütün bu şimdiye kadar aldatıcı dinin sahibi Tanrı’yı suçlarlar. Burada biraz durup bir düşünelim, Neden Tanrı’nın kendisinin korur gibi görünen büyük onur duydukları dinin sahibi yanlış bir dinin yayabilir? İnsanlar neden çok saygı duyduklarını söyledikleri İsa’nın büyük bir başarısızlık olduğunu iddia ediyorlar. İslamiyet Hıristiyanlığı yok etmek için uğraşırken kendi kendini yok ettiğinin farkında değil. İsa’nın ölümünü ve dirilişinden uzak bir açıklamayı ancak İslami düşünceye sahip olan Tanrı’yı yok edip, Tanrı’yı bir aldatıcı olarak kabul ederek açıklayabilir. Bu çaresizliğin sadece Hıristiyanlık doğru ise ve Şeytan insanları Tanrı’dan uzak tutmak için İslamiyet’i tasarladı ise bir anlamı vardır. Müslümanların hepsi buna itiraz edeceklerdir. Tanrı’ya kendilerini damaya ve peygamberlerine hürmete devam edebilirler. Ancak Hıristiyanlığı açıkladıkları yolda garip bir şeyler var. Dünyayı yanlış yola götüren Tanrı hakkında garip bir şeyler var! Eğer İslamiyet doğru ise o zaman Tanrı ve İsa yanlıştır. Eğer Hıristiyanlık doğru ise İsa ve Tanrı çarmıhta zafer kazanmıştır, kurtuluş kapısı herkese açılmıştır, bütün bunlara rağmen kim kapıyı kapalı tutmak isteyebilir?

İsa izleyicilerini sahte peygamberlerin geleceği konusunda uyardı. Ayrıca bize onlara inanmamız konusunda emir verdi. Onları ayırt etmek için sadece bir yol vardır, o da gerçek Tanrı hakkında yanlış bilgiler vererek insanları yollarından saptıran öğretişlerini ayırt edebilmektir. Tanrı gerçektir ve sevgidir. İslamiyet dikkatle sınandığında bile, bizi başka türlü bir inanmaya ikna edecek mi?

Tanrı neden bazı şeyleri saklar? İsa'nın çarmıhta ölmediğini neden 600 sene sakladı? İslamiyet'e göre o zaman Tanrı bizi aldatıyor mu?

İnançların kendilerine ait bir mantığı vardır elbette ki. Çünkü Tanrı mantığın kendisidir. Bu güne kadar Müslümanların pek çok iddiasına mantıklı bir yaklaşımla değinmek istedim.

Hıristiyanlık iki bin yıldır hiç değişmeden aynı şey söylemektedir “İsa Mesih Tanrı’nın Oğludur ve çarmıhta ölmüş ve dirilmiştir.” Bunun tam karşısında olan İslamiyet ise bunun tersini iddia ederek farkında olmadan Tanrı’yı aldatıcı İsa Mesih’i de yetersiz biri olarak betimlerler. Böyle bir iddiada bulunduktan sonra Allahın güçlü, doğru ve güvenilir olduğunu, İsa’nın ise saygıya değer bir peygamber olduğunu söylemek nasıl olacaktır?

ALLAH HIRİSTİYANLIĞI BAŞLATTI... KAZAYLA!

İslamiyet’in öğretilerini sınadığımızda Tanrı’nın Hıristiyanlığı ortaya çıkarmak için bir çaba vermediğini ancak kazayla başlatmış olabileceği gibi bir olguyu görebiliriz. Tabii ki Müslümanlar Hıristiyanlığın insanlar tarafından bozulmuş bir din olduğunu iler düreceklerdir, ancak unutmayalım ki İslamiyet’e göre Tanrı mesajını Meryem oğlu İsa ile verdi. İsa’nın taraftarlarının şimdiye kadar İslami öğretişleri bozduğunun herhangi bir kanıtı var mı diye bir soru akla geliyor. Ancak neden İslamiyet bu iddialarda ısrar ediyor? Bunu açıklayabilmek için birkaç gerçeğe göz atmak gerek;

1. Kuran İsa’yı Allah’ın bir elçisi ve peygamberi olarak belirtir.

Yukarıda dediğimiz gibi İslamiyet’in ortaya attığı bazı iddiaları anlayabilmek için Kuranı Kerimden İsa ve ilgili ayetlere bir göz atmamız gerekiyor;

İsa, gerçektende doğar doğmaz İslamı vaaz etmeye başladı mı?

“Doğum sancısı onu bir hurma ağacına (dayanmaya) sevk etti. "Keşke, dedi, bundan önce ölseydim de unutulup gitseydim!" Aşağısından (İsa yahut melek) ona şöyle seslendi: "Tasalanma! Rabbin senin alt yanında bir su arkı vücuda getirmiştir." "Hurma dalını kendine doğru silkele ki, üzerine taze, olgun hurma dökülsün." "Ye, iç. Gözün aydın olsun! Eğer insanlardan birini görürsen de ki: Ben, çok merhametli olan Allah'a oruç adadım; artık bugün hiçbir insanla konuşmayacağım." 19:23-26

Çocuk şöyle dedi: "Ben, Allah'ın kuluyum. O, bana Kitab'ı verdi ve beni peygamber yaptı." "Nerede olursam olayım, O beni mübarek kıldı; yaşadığım sürece bana namazı ve zekâtı emretti." "Beni anneme saygılı kıldı; beni bedbaht bir zorba yapmadı." "Doğduğum gün, öleceğim gün ve diri olarak kabirden kaldırılacağım gün esenlik banadır." 19:30-33

Kuran'a göre İsa kendisinden önce gelen peygamberlerden daha farklı bir mesaj getirmemişti. Cennete alınana kadar da buna devam etmiştir.

Kuran’a göre İsa Allahın kulu ve elçisi O’nun mesajını vaaz edendir: "Dini ayakta tutun ve onda ayrılığa düşmeyin" diye Nuh'a tavsiye ettiğini, sana vahyettiğimizi, İbrahim'e, Musa'ya ve İsa'ya tavsiye ettiğimizi Allah size de din kıldı. Fakat kendilerini çağırdığın bu (din), Allah'a ortak koşanlara ağır geldi. Allah dilediğini kendisine (peygamber) seçer ve kendisine yöneleni de doğru yola iletir. 42:13

İsa sadece bir kuldur; “O, sadece kendisine nimet verdiğimiz ve İsrailoğullarına örnek kıldığımız bir kuldur.” 43:59

İsa günahsız olarak gelmiştir; “ İsa, açık delillerle geldiği zaman demişti ki: Ben size hikmet getirdim ve ayrılığa düştüğünüz şeylerden bir kısmını size açıklamak için geldim. Öyleyse Allah'tan korkun ve bana itaat edin. Çünkü Allah, benim de Rabbim, sizin de Rabbinizdir. O'na ibadet edin. İşte bu, doğru yoldur.” 43:63-64

Böylece İsa yaklaşık olarak 33 yılını harcadı, Doğumundan, yükselmesine kadar da İsrail soyuna İslamı vaaz etti. Çarmıha gerilmesinden evvel, bazılarının dönmüş! olması onun kısmen başarılı olduğunu gösterir.

2. Kuran İsa’nın sayısız izleyici kazandığını belirtir.

İsa hayatı boyunca İslam’ın erken bir formunu vaaz ettiği zaman öğrencilerine öğretirken İslamın temel ilkeleri üzerinde dönerek öğretmiş olmalıdır. Bu öğrenciler Müslümanlara yakın olmalıydılar. İslam İsa’nın öğrencileri hakkında ne öğretir? “ İsa, onlardaki inkârcılığı sezince: Allah yolunda bana yardımcı olacaklar kimlerdir? dedi. Havarîler: Biz, Allah yolunun yardımcılarıyız; Allah'a inandık, şahit ol ki bizler Müslümanlarız, cevabını verdiler.” 3:52

“ Hani havârîlere, "Bana ve peygamberime iman edin" diye ilham etmiştim. Onlar (da), "İman ettik, bizim Allah'a teslim olmuş kimseler (Müslümanlar) olduğumuza sen de şahit ol" demişlerdi.” 5:111

“Sonra bunların izinden ardı ardına peygamberlerimizi gönderdik. Meryem oğlu İsa'yı da arkalarından gönderdik, ona İncil'i verdik; ona uyanların kalplerine şefkat ve merhamet vermiştik.” 57:27

Eğer Kuran doğruysa İsa İsrail oğullarından bazılarını döndürmüş olmalıydı. Böyle bir şey varsa,. İsa’nın mesajına inanan ve Müslüman olan Yahudiler olduğunu zannetsek bile kesinlikle bu dönüşüme ait hiçbir tarihsel kanıt yoktur Gördüğümüz gibi bu iddialar sadece Müslüman düşünürlerin şimdiki zannetmeleridir.

3. Eğer ilk yüzyılda İsa vaaz ettiği zaman Müslümanlığa dönen Yahudiler varsa, onlar fazla devam etmediler.

İsa’nın öğrencilerinin Müslüman olması fikri bu soruyu açıkça akla getiriyor. Neden ilk yüzyılda Müslüman olan biri hakkında hiçbir şey duymadık? Oysaki İsa’nın ilk öğrencileri hakkında çok büyük bilgilere sahibiz. Eminim ki Müslümanlığın savunucuları burada Hıristiyanların İsa’nın bütün Hıristiyan olmayan öğrencilerinin kayıtlarını sildiğini öne süreceklerdir. Ancak elimizde hem Hıristiyan hem de Hıristiyan olmayan kaynaklardan gelen belgeler ile ispatlayacağımız bu gerçek bu iddiayı da saçma kılar. Çünkü her iki kaynakta hiçbir zaman Hıristiyan Müslümanlardan bahsetmez. En azında bizler şöyle diyebiliriz; İsa’nın ölümü antik çağ otoriteleri tarafından en iyi bilenen gerçekti. Aynı zamanda İsa’nın ilk öğrencilerinden Yuhanna, Yakup ve Petrus, İsa’nın günahları için ölüp dirildiğini bildiriyor ve iman ediyorlardı. (Biz de öğrenciler gibi İsa Mesih’in Tanrısal Söz ve Tanrı’nın Oğlu olduğuna inanıyoruz.) Dört İncil de ilk Hıristiyan inancında İsa’nın ölüp dirildiğini doğrular. Elçilerin İşleri gibi. Pavlus’un mektupları da tekrar İsa’nın ölümünü ve dirilişini ilan eder. 1. Korintliler 15’de İsa’nın yaşadığı yıllar içinde Hıristiyanlık öncesi bazı inançlardan bahsedilebilir. Ancak onların dışındaki bir inançtan mesela İslamiyet’ten hiçbir şekilde bahsedilemez. Bu yüzden Elçilerin zamanı boyunca Hıristiyanlık hakkında çok erken kanıtlar bulunabilir. Şöyle yazıyor; “Aldığım bilgiyi size öncelikle ilettim. Şöyle ki, Kutsal Yazılar uyarınca Mesih, günahlarımıza karşılık öldü, gömüldü ve Kutsal Yazılar uyarınca üçüncü gün ölümden dirildi. Kefas'a, sonra Onikilere göründü” 1. Korintliler 15:3-5

Ayrıca Erken dönemlerde İsa Mesih’in izleyicilerinin yazdıklarının dışında da kayıtlar bulabiliriz. Örnek olarak Elçi Pavlus tarafından Roma Piskoposu olarak atanan Romalı Klement “ölümden dirilen İsa’nın havarilerinin inancı” hakkında yazmıştır. Elçi Yuhanna tarafından atanan Polikarp defalarca İsa’nın dirilişinden bahsetmiştir. Hatta Hıristiyan olmayan çeşitli eski kanıtlar da vardır ki bunlarda İsa ve elçiler hakkında önemli bilgiler kaydedilmiştir. Yahudi tarihçiler Yusefus ve Romalı tarihçi Tacitus’un görüşlerine göre de İsa Mesih Pontiyus Pilatus zamanında çarmıha gerilmiştir. Bir hiciv yazarı olan Yunan Samasota, diyor ki “Hıristiyanlar, bilirsiniz işte, hesapta çarmıha gerilmiş ve seçkin şahısları yeni ibadetleriyle tanıştırmış adama tapanlar.” Diye tanımlamıştır Hıristiyanları. Hatta Yahudilerin Talmutunda bile İsa’nın çarmıha gerilmesi kayıtlıdır.

Bundan dolayı bilginin en makul yorumu Kuranın şu söylediklerinin yanlış olduğudur.

1) İsa asla ölmedi

2) İsa’nın ilk öğrencileri Müslüman’dı.

Yine de cömert olalım ve şöyle diyelim tüm gerçeklere rağmen diyelim ki ilk yüzyılda Müslümanlar vardı, ancak onların yaşadıklarına dair bütün kanıtlar Hıristiyanlar tarafından yok edildi. Biz eğer büyüklük edip böyle bir küstahlığı kabullensek bile bu hala gelecekte Müslümanlar için büyük bir problem olarak kalmaya devam edecek gerçeğini değiştirmez.

Birinci yüzyıl Müslümanlarına ne oldu? Niçin İslam, İsa’daki kurbansal ölümü ve ölümden diriliş inancını reddetmekte? 33 yıl boyunca İsa’nın vaaz ettikleri neden kayıptır? Gibi sorular büyük bir liste olarak akıp gitmekte. Ancak bu soruların cevapları yok!

İslam öğretmenlerinin tekrar “Hıristiyanlar İsa’nın mesajını bozup İsa’nın anılarını sildiler” diye öğrettiklerinde bu soruları cevaplamaktan çok hoşlanacaklarını sanıyorum. Yine de gerçek Müslümanlar gerçekte ne olduğu konusunun Kuransal içerikte olduğuna inandıkları için bu görüşü kabul etmeyeceklerdir.

4. Kuran Allah’ın İsa’nın çarmıha gerilmiş olduğuna inanan insanları aldattığını bildirir.

Kuran'a göre İsa yaşadığı dönemde en azında birkaç Yahudi’yi İslama döndürebilmiştir. Ancak biz tarihsel olarak İsa’nın ilk öğrencilerinin İsa’nın öldüğüne ve dirildiğine inandığını biliyoruz. Böylece açıkça belirtebiliriz ki, İsa’nın göğe yükselişi sırasında hiçbir Müslüman yoktu, çünkü bu olayda, İsa’nın bütün öğrencileri, İsa’nın çarmıhta ölüp dirildiğine iman ettiler. Peki onlar bu fikri nereden aldılar? İslama göre bu fikir İsa çarmıhta ölüğü zaman Allah tarafından başlatıldı. “Ve "Allah elçisi Meryem oğlu İsa'yı öldürdük" demeleri yüzünden (onları lânetledik). Hâlbuki onu ne öldürdüler, ne de astılar; fakat (öldürdükleri) onlara İsa gibi gösterildi. Onun hakkında ihtilâfa düşenler bundan dolayı tam bir kararsızlık içindedirler; bu hususta zanna uymak dışında hiçbir (sağlam) bilgileri yoktur ve kesin olarak onu öldürmediler. Bilâkis Allah onu (İsa'yı) kendi nezdine kaldırmıştır. Allah izzet ve hikmet sahibidir.” 4:157-158

Biz eğer Allah’ın tek amacının sadece İsa’yı öldürmek isteyen insanları aldatmak istediğine izin versek bile, öğrencilerin de bu Allah’ın aldatmasına düştüğü açıktır. O zaman Hıristiyan inancında İsa’nın çarmıhta ölmesi konusundan kim sorumludur? Eğer İslam doğruysa Tanrı bu fikri düşmanları İsa’yı öldürmeyi düşündüklerinde bu numarayı yapmayı karar verdiği zaman başlattığı açıktır. Ancak böyle bir liderlik bile problemlidir. Eğer havariler yanlışlıkla aldatıldıysalar, o zaman Tanrı’nın dünyadaki en büyük yanlış dini başlattığını anlamadığı sonucuna varabiliriz. Eğer bu kasıtlı ise o zaman Tanrı yanlış bir din başlatma işini kendisi yapmaktadır. O halde İslamiyet’in Tanrısı ya korkunç bir şekilde cahil, ya da kötü niyetli bir aldatıcıdır. Eğer İsa, peygamberler tarihinin en büyük yanlışı ise Muhammed’in durumu da böyle olabilir. İsa 33 yılını bu işe harcadı ( yine, doğar doğmaz İslami öğretiyle konuştu) ancak ölümünden kısa bir süre sonra İsrail çocukları iki büyük kampa bölündüler. Kimi onun haberine inanıp Hıristiyan oldular ki bunlar inandıklarında hayal edilmeyecek kadar büyük bir günahkâr oldular, kimi de Tanrı’nın habercisini reddederek Tanrı’nın haberini de reddetmiş oldular. Sonunda İsa’ya inananlar ve reddedenler, herkes mahkûm oldu ve cehennem ateşine atıldılar. Bu ilginçtir. Müslümanlar bu güne kadar en büyük pkuraneygamberin İsa olduğunu düşünürler. En azından bir kişiyi İslama döndürebilmeyi başarmış olabilir gibi gözükebilir ancak yapmadı. Üstelik İslam’ın gerçek bir peygamberi izleyicilerini Tanrı’nın aldatmasına düşmemesi için uyardı. Şu anda milyonlarca insan İslamı kabul etmeyi reddediyor. Çünkü onlar Aldatıcı Tanrı ve Beceriksiz Mesih’e geri dönen bir öğretişe değil, İsa’nın günahları için çarmıhta öldüğüne inanıyorlar.

ALLAH KAZAYLA BAŞLATTIĞI YANLIŞ DİNİ YAYIYOR;

İslam’ın öğretişinin sonuçlarını baştan sona bir mantıkla izlersek, görürüz ki Tanrı, kasten veya istemeyerek de olsa Hıristiyanlığı kendisi başlatmıştır. Ama Kuran burada durmaz. Tanrı’nın yaptığı yanlışlığı düzeltmek yerine, Allah’ın Hıristiyanlığı başka bir düzeye taşıdığını söyler,

5. Kuran Allah’ın Hıristiyanlığın yayılmasına yardım ettiğini bildirir.

Allah, İsa’nın ölüp dirildiği inancına sebep olduğu andan itibaren, Hıristiyanlara yanlış inançlı mesajını yaymalarına gayretli bir şekilde yardım etmeye çalıştı. Ey iman edenler! Allah'ın yardımcıları olun. Nitekim Meryem oğlu İsa havarîlere: Allah'a (giden yolda) benim yardımcılarım kimdir? demişti. Havarîler de: Allah (yolunun) yardımcıları biziz, demişlerdi. İsrail oğullarından bir zümre inanmış, bir zümre de inkâr etmişti. Nihayet biz inananları, düşmanlarına karşı destekledik. Böylece üstün geldiler. 61:14: Bu ayet çok önemlidir. Bunun anlamı, Allah, İsa’yı reddeden Yahudilere karşı İsa’nın öğrencilerine yardım eder, bu öğrenciler “üstün geldiler”. Peki Yahudilerden üstün olan bu öğrenciler kimlerdi? Tarihte bu tanıma en uygun olanlar İsa’nın ölümüne, dirilişine ve ilahiliğine inanan Ortodoks Hıristiyanlardır. Diğer sözlerde, Müslümanlar burada İsa’nın mesajının bozulduğunu ve İncil’in silindiğini iddia etmiyorlar. Çünkü bu pasajda Kuranın işaret ettiği gurup açıkça belli değil midir? Hatta Belki İlk yüzyılda Müslüman- Hıristiyanlar varsa, bu gurup asla diğerinin üzerinde bir üstünlük kazanmadı. Gerçekte hemen onları sindirmiş olmaydılar. Şimdiye kadar Yahudileri gölgeleyecek kadar güçlü İsa taraftarları ancak Hıristiyanlardan oluşmuştur.

Hıristiyanlık baştan beri Roma İmparatorluğunun başından sonuna kadar yayılmıştır. Bu Hıristiyanlar, Hıristiyanlığın, bu günkü Hıristiyanların inandığı temel öğretişlerine inanıyorlardı. Ancak Kuran'a göre, Allah bu insanların güçlendirilmesine yardım etti. O zaman Hıristiyanlık nasıl yayılıp en yaygın dünya dini oldu? Bu yayılma Allah tarafından mı oldu? İsa’nın çarmıhta öldüğü hakkındaki Hıristiyanlık mesajını kim başlattı? Hıristiyan olmayan tarihçiler bile, İsa’nın ölümünün tarihin en iyi saptanan gerçeği olduğundan eminler. Bu fikir tarihçilere nereden geldi? Bir sürü insanı sayısız tarihsel kanıt olduğunu bildiğimiz İsa’nın ölümüne inandırmak için aldatan Tanrı’dan mı? Şu anda dünya üzerinde yaklaşık iki milyon Hıristiyan var, öyle görünüyor ki İslamı gölgeleyen bir din başlatmaktan Tanrı ve İsa sorumludurlar.

EĞER İSLAM DOĞRU İSE...

Sanırım İslami görüş çok problemli demek çok gereksizidir. Tanrı’nın milyonlarca insanı aldattığını bildirdiğini görüyoruz. Hatta Tanrı, İsa’nın öğrencilerini yanlış yere yönlendirerek İsa’nın ölümüne inanan pek çok insanın aldatılmasını sağladı. Eğer Tanrı insanları aldatmakta niyetli ise bundan kaçınmış olmalıydı. Ancak bu liderlikte pek çok sorun var? Gerçekte ölmediyse neden Tanrı insanların İsa’nın öldüğüne inanmasını istedi? İsa’yı Romalılardan ya da Yahudilerden korumak için İsa’yı güvenlik içinde oradan uzağa aldığını Müslümanlar tartışamaz bile ancak Tanrı neden İsa’nın düşmanlarının İsa’nın ölümünü görerek memnun olmalarını istemiş olabilir? Neden İsa’yı herkesi aldatmadan yukarıya almadı? Tanrı onları aldattığı için oradakiler diriliş olayından hiçbir şey görmediler. Özellikle böyle bir aldatmadan dolayı durumu Allah Hıristiyanlığın oluşumuna götürmüştür. Bu yutmak için büyük bir hap! Ancak İslamiyet bu yolla Hıristiyanlığın kaynağını görmemiz için bizi zorlar. Tanrı, insanları gönderdiği peygambere inanmaları için aldatmıştır. Eğer İslam doğruysa, Tanrı dünyada yaygınlaşıncaya kadar yanlış bir dini yaymıştır. Eğer İslamiyet doğruysa, İsa Mesih tamamen beceriksiz ve Tanrı tarafından gönderilmiş bir peygamber değildir. O halde İsa’nın yaşamı, tarihteki herhangi birinin yaşamından daha çok insanı yanlış yola götürmekle bitti. Müslüman görüş, Tanrı’nın doğasının geleneksel görüşünün hiçbir ihtimali olmadığı için (buna İslami görüş de dahil) Mantıklı insanlar tarafından reddedilmiştir. Hıristiyanlığın kökenine dair zayıf ve tutarsız açıklamaları vardır. Eğer İslam doğruysa, Hıristiyan varlığının hiçbir anlamı yoktur.

HIRİSTİYANLIK DOĞRU İSE...

Diğer yandan Hıristiyanlık İslam’ın yükselişini kolayca anlayabilir; Hıristiyanlık doğru ise İslam’ın yükselişi anlaşılır ve makuldür. Eğer Hıristiyanlığın İslamiyet’ten daha yaygın bir din olduğu konusunun açık olduğu konusunda şüpheleriniz varsa takip ettiğimiz çizgiyi tekrar düşünün.

Eğer Hıristiyanlık doğru ise aşağıdaki argümanlarda doğru olmalıdır;

İnsanlar sadece İsa Mesih aracılığıyla Tanrı’ya ulaşabilirler;

Şeytan, başlangıçtan beri insanları Tanrı’dan uzak tutmak için çalışan bir gerçek tuhtur,

Bu ifadelerin ışığında Şeytan hakkında bir şeyler düşünebiliriz. Şeytan insanları Tanrıdan uzak tutmak istiyorsa ve Tanrı’ya gitmek için tek yol İsa ise Şeytanın ne üstünlüğü varır? Onun tek amacı insanları ahlaksız bir yaşam sürmelerini sağlamak değildir. Onun gerçek en önemli amacı İnsanları Mesih’e karşı kışkırtmaktır. Bu kışkırtmada İnsanları Tanrı’dan uzak tutar. Ama Şeytan insanları nasıl Mesih’e karşı ikna ediyor? Şunu da not edelim ki dünyada Tanrı hakkında hiçbir şeyi umursamayan birçok insan var. Şeytan zaten onlar için hiçbir endişe duymuyor. Çünkü onlar kurtuluşla hiçbir şekilde ilgilenmiyorlar. Şeytanın amacı mümkün olduğunca çok insanı Tanrı’dan ayrı tutmaktır. Bizim gibi dinsel alanlarla ilgilenen arta kalanlara daha çok odaklanacaktır. İnsanları daha çok Tanrı’dan uzaklaştırmak için iki yol vardır. Dinsel konuşmaların saçma olduğuna hepsini ikna edebilir (bunu sekülarizmle yaptığını bütün dünyada görebiliyoruz) ya da onlara gerçeğin bir başka vekilini alternatifini sunar, (kurtuluşun gerekli olmadığın savunan bir dinle bunu yapar).

Böylece Hıristiyanlık doğruysa; Şeytanın İsa Mesih’in kurbansal ölümü ve dirilişine karşı kışkırtmalarını beklememiz doğaldır. Bu inanç, Hıristiyanlığa temelsiz bir yönden de olsa benzerlik göstermeliydi.

Şimdi Hıristiyanlık doğru ise dediğimizde neler olduğu konusundaki resim daha belirgin bir hale gelmektedir. İslam’ın da bizim tahminlerimizi nasıl doğruladığını da görebiliriz.

Bazen İslam’ın mesajı bunun gibidir “Allaha inan, iyi işler yap, eğer onlar yeterince çok ve iyiyse belki cennete gidebilirsin. İsa’ya hürmet et çünkü o güçlü bir peygamberdir ve Allahın mesajını İsrail oğullarına iletti. Aynı zamanda bakireden doğduğuna, mucizeler yaptığına ve Mesih olduğuna da inan. Ama ne yaparsan yap sakın onun senin günahların için çarmıhta öldüğüne inanma. Ölümden dirildiğine de sakın inanma. Aslında İsa’nın Tanrı’nı Oğlu olduğunu söylemen kadar daha büyük bir günahta yok dünyada.” Şunu da belirtelim ki İslam, kurtuluş hakkındaki Hıristiyanlığın temel gereklerini kesinlikle kabul eden diğer doktrinleri de reddeder.

Örnek olarak Müslümanlar Tanrı’ya inanmaya yönlendirilirler; ama Şeytan ve onun cinleri bile buna inanıyorlar. İnkâr etmiyorlar ki. Müslümanlar iyi işleri yapmak için yönlendirilirler ancak bu her dinde vardır. İsa Mesih hakkındaki şeylere inanmaya yönlendirilirler ama bunlar şahsi kurtuluş sağlamaz -İsa Mesih’in tanrısallığı, çarmıhtaki ölümü ve dirilişi- hatta onları bu önemli doktrinlere öfkeyle karşı koyarken bulabiliyoruz. İslam kesinlikle bir din gibi görünüyor, Şeytanın insanların Tanrı’ya gelmek için neye gereksinimlerin olduğunu inkar etmiyor. Bizim için kesinlikle görebileceğimiz daha kolay bir yol vardır; Hıristiyanlık İslam’ın doğuşunu önceden biliyordu. Bunu Kutsal kitap içinde bazı peygamberliklerde de görebiliriz. Örneğin İsa Mesih “Bir çok sahte peygamber türeyecek ve bunlar pek çok kişiyi saptıracak.” Mt 24:11 Pavlus “ hilekar ruhların ve cinlerin öğretisine” uyan bir çok insan olduğunu vurgular. İncil, tekrar ve tekrar, birçok insanın müjdeyi çarpıtmak için geleceği konusunda uyarıda bulunur. Muhammet’’in zamanındaki birçok insan bu uyarıyı dikkate almamış anlaşılan.

SON SÖZ

Tarih boyunca pek çok insan peygamber olduğunu iddia etti. Bu günde kendini peygamber ilan edenler var yarında daha pek çokları olacaktır. İleride kendini peygamber sanan bir peygamber ortaya çıkp Tanrı’dan yeni vahiyler aldığını önce sürecek. Müslümanlar ve Hıristiyanların ikisi de onu reddederler. “Kardeşlerim, bu güne kadar İslamiyet inandınız. Ama ben size gerçeği söyleyeyim sizler Tanrı tarafından aldatıldınız. Arabistan’daki putperestler bir şeyler yapmanıza izin verdiler. Kız kardeşlerinizi öldürmenize ve bir çok kadınla evlenebileceğinizi söylediler. Onları yanlış yola sürükleyerek, yalana inandırdılar. Fakat ben buradayım ve size doğruyu söylüyorum. Ben gerçek peygamberin sizi Şeytandan korumaya geldim.” Şimdi Müslümanlar ona inanacaklar mı? Pek çoğu kesinlikle yapmayacaktır. Peki, Müslümanlar neden bu yeni peygamberi reddedecekler? Çünkü milyonlarca insanı aldatmış bir Tanrı’ya inanış olabileceklerini kabul etmeyeceklerdir. Konu İsa Mesih’in ölümüne geldiği zaman Müslümanlar henüz buna inanmıyorlar. Tanrı’nın onları kandırdığını düşünen Müslümanlar bu peygamberi takip edeceklerdir, Müslümanlar onlara gerçeğin verildiğinden nasıl emin olabilirler?

Müslümanlar, Allaha duydukları saygı ve peygamberlerine gösterdikleri hürmet yüzünden böbürlenirler. Daha yakından bir sınava tabi tutsak, görebiliriz ki İslam bütün bu şimdiye kadar aldatıcı dinin sahibi Tanrı’yı suçlarlar. Burada biraz durup bir düşünelim, Neden Tanrı’nın kendisinin korur gibi görünen büyük onur duydukları dinin sahibi yanlış bir dinin yayabilir? İnsanlar neden çok saygı duyduklarını söyledikleri İsa’nın büyük bir başarısızlık olduğunu iddia ediyorlar. İslamiyet Hıristiyanlığı yok etmek için uğraşırken kendi kendini yok ettiğinin farkında değil. İsa’nın ölümünü ve dirilişinden uzak bir açıklamayı ancak İslami düşünceye sahip olan Tanrı’yı yok edip, Tanrı’yı bir aldatıcı olarak kabul ederek açıklayabilir. Bu çaresizliğin sadece Hıristiyanlık doğru ise ve Şeytan insanları Tanrı’dan uzak tutmak için İslamiyet’i tasarladı ise bir anlamı vardır. Müslümanların hepsi buna itiraz edeceklerdir. Tanrı’ya kendilerini damaya ve peygamberlerine hürmete devam edebilirler. Ancak Hıristiyanlığı açıkladıkları yolda garip bir şeyler var. Dünyayı yanlış yola götüren Tanrı hakkında garip bir şeyler var! Eğer İslamiyet doğru ise o zaman Tanrı ve İsa yanlıştır. Eğer Hıristiyanlık doğru ise İsa ve Tanrı çarmıhta zafer kazanmıştır, kurtuluş kapısı herkese açılmıştır, bütün bunlara rağmen kim kapıyı kapalı tutmak isteyebilir?

İsa izleyicilerini sahte peygamberlerin geleceği konusunda uyardı. Ayrıca bize onlara inanmamız konusunda emir verdi. Onları ayırt etmek için sadece bir yol vardır, o da gerçek Tanrı hakkında yanlış bilgiler vererek insanları yollarından saptıran öğretişlerini ayırt edebilmektir. Tanrı gerçektir ve sevgidir. İslamiyet dikkatle sınandığında bile, bizi başka türlü bir inanmaya ikna edecek mi?

Konular