MANASTIR
Din adamlarının, rahip ve rahibelerin, dünya hayatından soyutlanmış bir şekilde köşeye çekilip, yaşadıkları ve dinî eğitim yaptıkları yer. Yunanca, "ortaklaşa yaşanılan yer" anlamındaki "manasterion" kelimesinden türetilmiştir.
Manastırlar, çöllerde yaşayan keşişlerin ortaya çıkmasıyla ilk olarak doğu Hristiyan bölgelerde görülmeye başlandı. Keşişler dünyadan el etek çekerek tek başlarına çöllerde hayat sürerek, Hıristiyan mistisizmini ortaya çıkardılar. Daha sonraları bu keşişler, bir araya toplanarak manastırları oluşturdular. IV. asırdan itibaren manastırların kurulmaya başlanmasıyla keşişler, bu mekânlarda faaliyet göstermeye başlamışlardır. Bu tarihten sonra, keşişlik ve bu hareketin müesseseleri olan manastırlar, batıda da görülmeye başladı. Hristiyan din adamları, bu hareketi destekleyerek, manastırların yerleşmesini sağladılar.
Manastırlar, yerleşim yerlerinden uzak kırlarda ve dağlarda inşa edilirdi. Manastırda barınanlar, becerilerine göre bir şeyler üretirler ve harcamalar da herkesin ihtiyacına göre, sınırlama olmadan yapılırdı. Buradaki rahip ve rahibeler, kendilerini Hz. İsa'ya adadıklarını kabul ederek, evlenmekten kaçınırlardı.
Bir kısmı, Hristiyanlık esasına dayalı misyonerlerin yetiştiği bir eğitim öğretim kurumlarına dönüştürülmüş olmakla beraber, günümüzde de manastırların varlığı devam etmektedir. Bu gün, içinde erkek ve kadın rahibelerin yaşadığı her binaya manastır adı verilmektedir. Her ne kadar manastırlar, Hristiyanlığa özgü kurumlar iseler de, Hristiyanlık'tan daha önce Budist keşişlerin barındığı manastırlar da mevcuttu. Hindistan'da bugün de hâlâ varlıklarını sürdüren sıva Brahmanları ve Caynacıların kurdukları manastırlar, aynı zamanda dini ilimlerin tedris edildiği birer merkezdirler.
Manastırlar, rahiplerin ayinlerini yaptıkları bir kilise ve koro yeri, rahipler meclisinin toplandığı bir salon, keşişler için yapılmış bölümler, manastırdaki herkesin yemek yediği bölüm, kitaplık, ziyaretçilerle görüşmelerin yapıldığı görüşme odası, bir avlu ve bir de mezarlık gibi kısımlardan oluşmaktadır.
İslâm, insanı fıtrat dışı bir yaşam sürmeye zorladığı için keşişliğe benzer bir zümrenin varlığını kabul etmez. Allah Teâlâ'nın koyduğu kurallar çerçevesinde her müslüman, helâl haram hudutlarına riayet ederek dünya hayatını düzenler. Allah'ın helâl kıldığını kendisine yasaklamak, haddi aşmak ve zulümdür. Bunun içindir ki, kıyamete kadar tahrif olmadan yeryüzünde ayakta kalacak bir din olan İslâm'da ne papazlar gibi bir din adamı zümresi doğmuş, ne de fertleri toplumdan, hayatın gerçeklerinden ve sorumluluklarından koparan manastırlara benzer bir müessese ortaya çıkmıştır.[1]
---------------------------------------------------------
[1] Ömer Tellioğlu, Şamil İslam Ansiklopedisi:
Manastırlar, çöllerde yaşayan keşişlerin ortaya çıkmasıyla ilk olarak doğu Hristiyan bölgelerde görülmeye başlandı. Keşişler dünyadan el etek çekerek tek başlarına çöllerde hayat sürerek, Hıristiyan mistisizmini ortaya çıkardılar. Daha sonraları bu keşişler, bir araya toplanarak manastırları oluşturdular. IV. asırdan itibaren manastırların kurulmaya başlanmasıyla keşişler, bu mekânlarda faaliyet göstermeye başlamışlardır. Bu tarihten sonra, keşişlik ve bu hareketin müesseseleri olan manastırlar, batıda da görülmeye başladı. Hristiyan din adamları, bu hareketi destekleyerek, manastırların yerleşmesini sağladılar.
Manastırlar, yerleşim yerlerinden uzak kırlarda ve dağlarda inşa edilirdi. Manastırda barınanlar, becerilerine göre bir şeyler üretirler ve harcamalar da herkesin ihtiyacına göre, sınırlama olmadan yapılırdı. Buradaki rahip ve rahibeler, kendilerini Hz. İsa'ya adadıklarını kabul ederek, evlenmekten kaçınırlardı.
Bir kısmı, Hristiyanlık esasına dayalı misyonerlerin yetiştiği bir eğitim öğretim kurumlarına dönüştürülmüş olmakla beraber, günümüzde de manastırların varlığı devam etmektedir. Bu gün, içinde erkek ve kadın rahibelerin yaşadığı her binaya manastır adı verilmektedir. Her ne kadar manastırlar, Hristiyanlığa özgü kurumlar iseler de, Hristiyanlık'tan daha önce Budist keşişlerin barındığı manastırlar da mevcuttu. Hindistan'da bugün de hâlâ varlıklarını sürdüren sıva Brahmanları ve Caynacıların kurdukları manastırlar, aynı zamanda dini ilimlerin tedris edildiği birer merkezdirler.
Manastırlar, rahiplerin ayinlerini yaptıkları bir kilise ve koro yeri, rahipler meclisinin toplandığı bir salon, keşişler için yapılmış bölümler, manastırdaki herkesin yemek yediği bölüm, kitaplık, ziyaretçilerle görüşmelerin yapıldığı görüşme odası, bir avlu ve bir de mezarlık gibi kısımlardan oluşmaktadır.
İslâm, insanı fıtrat dışı bir yaşam sürmeye zorladığı için keşişliğe benzer bir zümrenin varlığını kabul etmez. Allah Teâlâ'nın koyduğu kurallar çerçevesinde her müslüman, helâl haram hudutlarına riayet ederek dünya hayatını düzenler. Allah'ın helâl kıldığını kendisine yasaklamak, haddi aşmak ve zulümdür. Bunun içindir ki, kıyamete kadar tahrif olmadan yeryüzünde ayakta kalacak bir din olan İslâm'da ne papazlar gibi bir din adamı zümresi doğmuş, ne de fertleri toplumdan, hayatın gerçeklerinden ve sorumluluklarından koparan manastırlara benzer bir müessese ortaya çıkmıştır.[1]
---------------------------------------------------------
[1] Ömer Tellioğlu, Şamil İslam Ansiklopedisi:
Konular
- TESLİS (ÜÇLÜ-BİRLİK) İNANCI HAKKINDA BİR SAVUNMA!
- Hristiyanların Kuran'a bakışı ve değerlendirmesi bu yazıda!
- Müslümanlara Sorumuz: Barnabas/Barnaba Yalanına daha ne kadar sarılacaksınız?
- ''Ama Siz Hristiyanlar biz Müslümanları birer caniymiş gibi gösteriyorsunuz....'' DİYENLERE!
- Siz Hristiyanlar neden Pazar günü ibadet edersiniz?
- Siz Hristiyanlar neden Pazar günü ibadet edersiniz?
- Siz Hristiyanlar neden Pazar günü ibadet edersiniz?
- Hey gidi Hey... Sizin İncilleriniz de Hz.Muhammed Paraklet olarak geçiyor haberiniz yok!
- Bir şey soracağım Özgür; hani yazılarına 1-2 ay ara vermiştin? Bunları babam mı yazıyor?
- İncilleriniz de ''Kadınlar sussun! Onlara Konuşmalarına izin yoktur'' demiyor mu Kafirler!
- Hristiyanlar kadına nasıl bakarlar? Ve Hristiyan bir kadın Nasıl yaşar?
- Teslisin neresini savunabilirsiniz ki? Bence tamamıyla büyük bir saçmalıktır!
- İNCİL’DE KADININ YERİ VE ROLÜ NEDİR? Sadece susun ve konuşmayın mı der?
- Vaftiz olmak nedir?
- Bu sitede ki, vaftiz tartışmalarına son veriyorum!
- Sizinkiler o daha küçücük ''günahsız'' çocukları vaftiz etmiyor mu? Ki ''günahlarından'' arınsın!
- Hem bizim Peygamberimiz köleleri özgürleştirdi. Yani bizim dinimiz de, İslamda kölelik olmaz!
- ''Ama Siz Hristiyan, biz Müslümanları birer caniymiş gibi gösteriyorsunuz...'' DİYENLERE!!!
- Diyalog İslam'ı Hristiyanlaştırmak için değil, Diğer Mezhepleri KATOLİKLEŞTİRMEK İÇİNDİR!
- İncilleriniz de ''Kadınlar sussun! Onlara Konuşmalarına izin yoktur'' demiyor mu Kafirler!
- Müslüman Kardeşler (İhvan'ı Müslimin) Şokta! Mısır'ın en ünlü Din Hocası, Hristiyan oldu!
- Sayın Admin, mesajlarımın kasıtlı olarak yayınlanmaması adi Şerefsizliktir!!!
- Bir Hristiyan nasıl ''Tövbe'' eder? Yada Hristiyanlıkta tövbe var mıdır? Ve nedir?
- Bir Hristiyan nasıl ''Tövbe'' eder? Yada Hristiyanlıkta tövbe var mıdır? Ve nedir?
- Abdest alır mısınız? Bahsettiğim Hakiki abdesttir!! Hristiyanlıkta Abdest Kavramı hakkında
- Gerçekten de Hristiyanlara tuvaleti Müslümanlar mı öğretti? Yoksa birer yalandan mı ibaret!
- Hristiyanlığa göre; Adem, Havva, Şeytan ve Elma! Kısaca bir özeti...
- Gerçekten de Teslis ile Tevhid inancı hakkında bir bilgin var mı? O zaman tıkla ve öğren!
- Kanlı Çağ!
- Bak Özgür efendi, Matta ve Luka da İsa'nın soyu farklı anlatılıyor!Sen ise çelişki yok diyorsun!