Hıristiyanlık

Hıristiyanlık, bugünkü dünya coğrafyasının hemen her bölgesinde mensubu bulunan, temelde vahiy ve mukaddes kitap ile tektanrıcılığa dayanan bir dindir. (1)

Hıristiyan kelimesi Yunanca "khristianos" kökünden gelir. isa´nın adı bu dilde Khristos (2) olarak geçer. Bu kökten çıkan "khristianos" ve "khristian" kelimeleri de, isa´ya bağlanan, O´nun yolundan giden anlamına gelmektedir. Hıristiyanlık, Filistin bölgesinde doğmuştur. Nasıralı isa´yı merkez alan bir Yahudi -Mesihi hareketi-dir. isa, israil´i gelecek Tanrı Krallığına hazırlamak istemiştir. Ancak bugünkü Hıristiyanlık isa´nın havarilerinin arasına sonradan giren Pavlus´un yorumlarıyla değişik bir hüviyet kazanmıştır.

isa soy itibariyle Yahudi ´dir ve Mesih olduğunu açıklamıştır. (3) isa, kendinin bir peygamber olduğunu, insanları doğruluk, kardeşlik ve hak yola çağırmak için geldiğini açıklaması Yahudilerin işine gelmemiştir. (4)

Dinler Tarihçilerine göre Hıristiyanlığın tarihi oldukça uzundur. Takriben yirmi asırlık bir zamanı içine alan Hıristiyanlık tarihi dört devrede incelenmiştir:

1- Havariler tarafından yayılan ve Batı Roma imparatorluğu´nun yıkılmasına kadar devam eden dönem. Hıristiyanlık bu dönemde geniş yayılma sahası bulmuştur.

2- V. yüzyıldan XVI. yüzyılın başlarına kadar süren dönem Doğu Kilisesi´nin Batı Kilisesi´nden ayrıldığı bu dönemde Hıristiyanlık Avrupa´nın kuzey bölgesinde yayılmıştır.

3- XVI ve XVII. yüzyılları içine alan dönem. Hıristiyanlık için çok önemli olan bu devrede Protestanlık ortaya çıkmış, Katolik Mezhebi ile çatışma sonucunda Batı Kilisesi bölünmüştür. Çünkü Roma Katolik Kilisesi´nin gösterdiği halas yani kurtuluş fikri o dönem Hıristiyanlarını tatminden uzaktı.

4- XVIII. yüzyıldan itibaren başlayan ve Hıristiyanlığın karışıklıklar içinde geçtiği bir dönem olarak bilinen bu devrede Hıristiyanlık üzerindeki münakaşalar kilise dışına taşmıştır. Dinler Tarihçilerinden bazıları da Hıristiyanlığı üç devrede incelemişlerdir:

1- Hıristiyanlığın klasik dönemi (I-VIII. yüzyıl),
2- Hıristiyanlığın Ortaçağ dönemi (IX-XV. yüzyıl),
3- Hıristiyanlığın Yeni dönemi (XV. yüzyıl vd.).

Hıristiyanlara, isa´ya yardım ettikleri, Nasıra köyünde O´nunla birlikte bulundukları için Nasranî denilmiştir.

Hıristiyanlığı Kudüs ve civarı dışında yepyeni bir hüviyetle yayan Pavlus (5) olmuştur. Yaygın şifahî Hıristiyan nakline göre Pavlus Hıristiyanlığı ve incil´i bir mucize ile isa´dan almış, ileride kilisenin talimlerine kendi zihniyetini hâkim kılmak için gayret sarfetmiştir. ingiliz tarihçilerinden Wels´e göre Pavlus, zeki ve zamanının bütün dinî cereyanlarını bilen bir insandır. Diğer dinlerden birçok hususları Hıristiyanlığa aktarmıştır. Pavlus´un, Hıristiyanlık için değişmez prensipler olarak ilân ettiği hususlar şunlardır:

1- Hıristiyanlık bütün insanlığa hitap eden bir dindir.
2- Allah´ın oğlu olan Mesih isa, insanların günahlarına keffaret olmak üzere Haç´ta can vermiştir.
3- isa ve Ruhu´l-Kuds, aynı derecede Tanrıdır.
4- Ölüler arasından dirilerek kalkmış olan isa, semaya çıkarak Baba´sının sağ yanına oturmuştur.

Pavlus, isa´nın ve Ruhu´l-Kuds´ün Tanrı oldukları inancını yerleştirmeğe çalışmıştır. Ayrıca yine O, isa´nın vazettiği sünnet olmayı ve domuz eti yememeği de kaldırmıştır.

Bir bakıma bugünkü Hıristiyanlığa Pavlus´un yorumları demek mübalağalı bir ifade sayılmamalıdır. Nitekim, gerek mukaddes metinler gerek ilk kilise, gerek ilk Hıristiyan inançlarının Pavlus´un eseri olduğunda Hıristiyan ilâhiyatçıları görüş birliği içindedirler. (6)

Hıristiyanlık yorumları

  • Image Description
    Misafir
    02.01.2009

    Tarih evrenseldir. Dedikodularla Tarih yazilmaz. Sitenin adi mesela islamci Tarihi olabilir... Baska kültürleri asagilayip islami ön plana cikarmaya calismakla bir yere varilmayacagi gibi kültürler arasi catismalarida körükler. Savunulan seyin de, rededolen seyin de cok iyi bilinmesi gerekir. Hatta rededilen seyin dahada iyi bilinmesi gerekir. Bunun icin de cok arastirma gerekir. Cok kitap gerekir, Cok okumak gerekir. Kurani anlayabilmek icin TEVRATI, ZEBURU, INCILI cok IYI BILMEK gerekir. Bunu yaparken de kisinin KENDI DILINDE okumasi ve arastirmasi gerekir. Bilinmeyen dille okunulan bir kitabin kisiye ne faydasi olabilir?.. Tabiki herseyden önce de kültürler arasi SAYGI gerekir.

Konular